28 Nisan 2009

Resim yaparken...

İyi bir resim, üzerinde imza atacak yer bulamadığınız resimdir.

Sanat, duyguları somutlaştırabilmek, hissedileni "konuşmaktır." Bu konuşma, her sanat dalının olanaklarına göre değişiklik gösterir. Şair sözlerle, müzisyen notalarla, ressam ise renk ve şekillerle konuşur.


"Konuşmak" Nasıl "konuşmak"?

İlgi çekebilecek, yeni ve farklı bir" konuşma". Bu sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Doğa karşısında farklı bir etkileşimle, yeni bir şeyler söyleyebilmek, yaratıcılık ister. Kendisinde yaratıcı yetenek olanlar sık, sık yeniliklerle karşılaşabilirler. Yeniliklere ulaşma anına "İLHAM" diyoruz. İlham, çalışma yapılan zamanlarda karşımıza çıkan güzelliklerin, en çarpıcı olanıdır. Öyle görüntülere ulaşılır ki, onları kaybetmek istemezsiniz. Daha sonraki gayretlerinizi de, bulduğunuz güzelliği belirlemeye yöneltirsiniz. Böylece sözünüz tamamlanır, yani eseriniz oluşur.

Aslında "güzeli" tasarlayarak yakalamak, her vakit mümkün olmaz. Boyalarla oynarken de, karşımıza çıkabilir. Ben eskiz hazırlamaktan yanayım. Önce oturup, "leke" düzenimi ayarlarım. ( Bence güzellik, ancak böyle bir düzenle görsellik kazanır) Daha sonra o düzene yaşamsal kimlik kazandırırım. Tamamen soyut tasarımlar da güzelliği yansıtabilir. Ben , çalışmamın bir yerden bizi kuşatan hayata tutunmasından, ayağının yere basmasından yanayım.

Genelde, bir eskiz hazırlamama rağmen, resme başlama anım, epey heyecanlıdır. Öyle ki; dünyanın tüm sanat eleştirmenlerinin beni izlemekte olduklarını hissederim. Bu duygu, yaşanmış ve alışılmışı aşabilmek için biraz zamana ihtiyacım olduğunu anımsatır. Çalışma devam ederken, yavaş, yavaş hoşuma giden görüntülerle karşılaşırım. Bunlar birbirlerine eklendiklerinde, yeni bir buluşun heyecanını yaşamaya başlarım. Artık eleştirmenler gitmiştir. Bulduğum yeniliği koruma ve sahiplenmenin zamanı gelmiştir.

Resim sona ererken, öyle bir an gelir ki, eser aydınlanır."Bana daha fazla dsokunma"der. O vakit çalışmayı bırakırım.

Bu son durum çok ilginçtir. Resimde en küçük bir nokta etkiyi değiştirebiliyor. Bunu dikkate alıp, eserin gülümsemesi için, orasından burasından gıdıklamaya devam ederim. Gülümsediği anda, son öğretmenim olarak, kendisini saygı ile selamlayıp baş köşeye ! bırakırım...
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=176146&RefNo=21

Hiç yorum yok:

Popüler Yayınlar

Blog Widget by LinkWithin

İslam İlmihali