26 Eylül 2009

İmtihana Hazırmıyız?

İMTİHANA  HAZIR  MISIN?

Kabirdeki  ilk  soru  “ Rabbin  kimdir?“. Acaba  bu  soruya  “Rabbim  Allah’tır” diyebilecek  miyiz? Sözümüzde “Rabbim Allah’tır “ diyoruz; fakat  özümüzde  bunu  diyemiyorsak  bu  soruda  başarılı  olamayacağız  demektir. Doğruları  ve  yanlışları  kimden  soruyorsan, bu  konuda  kimin  ya  da  kimlerin  bilgisine  itibar  ediyorsan, dünyada  ve  ahirette  kimi   tek  otorite olarak  kabul  ediyorsan, dünyadayken  Rabb’in  düzenini(Şeriatı)  benimsemeyip  batıl  düzenleri  desteklemişsen  ve  o  batıl  düzenleri  ikame  etmek  için  uğraşmışsan  “Rabbin  kimdir?” sorusuna  vereceğin  cevabın  işte  bu  davranışlarla  paralellik  arz  edecektir.

 “Rabb“ kelimesinin en önemli iki anlamı  “terbiye eden  ve  düzen(kanun)  koyan” var.

O  halde  “ Benim  Rabbim  Allah’tır ” diyen  kişi , “ Ben  Cenab – ı  Hak’ın  eğitim  sistemini  kabul  ediyorum “ demiştir. Yani  “Allah  neye  doğru  demişse  onu  doğru  kabul  ederim, neye  yanlış  demişse  onu  yanlış  bilirim”  demektir. Yoksa  falanca  filozofun, düşünürün  veya  ideolojilerin, fikir  akımlarının  doğrularına  teslim  olmakla  Rabbin  terbiye  sistemini  benimsemek  arasında  dağlar  kadar  fark  vardır.

Yüce  Allah’ı  “ Rab (düzen =kanun  koyucu ) “ olarak  benimsiyorsak, O’nun  düzenine(kanunlarına)  boyun  eğmek  ve  O’ nun  kanunlarını  başımızın  üstünde  tutmamız  en  birinci  vazifemizdir. Daha  “Allah’ın  kanunları  nelerdir? “ denildiğinde  bile  zihnimizde  şimşekler  çakmıyorsa, Müslümanlığımızın  ne  ayarda  olduğunu  gelin  siz  düşünün. Kur’an’da  elbette  ahlak  ilkeleri, çeşitli  kıssalar  ve  nice  güzel  hikmetler  vardır. Fakat  bir  de  Kur’an,  bazı  suçlardan  ve  o  suçlara  dünyada  verilmesi  gereken  cezalardan  bahseder  ki  bu  da  doğrudan  doğruya  hükümlerle  alakalıdır. Demek  ki  Kur’an’ın  dünyaya  bakan  öyle  bir  yüzü  daha  var  ki, işte  o  yüzü  Müslümanın  dünya  hayatına  çekidüzen  verme  hedefindedir. Dinin  bu  yönünü  gizlemeye  çalışanlar,  “Din, Allah  ile  kul  arasındadır“ türünden  süslü  laflar  ederler. İslam, sosyal  hayata  karışmayan  bir  manastır  dini  değildir. Nitekim  Mevdudi’ nin  ifade  ettiği  gibi: “Yüce  Allah’ı  Rab  olarak  kabul  eden  bir  Müslüman, Yüce  Allah’ın  insan  ilişkilerindeki  hukuk, ahlak, muamelat, siyaset  gibi  insan  hayatının  nesnel  ve  aktüel  meseleleri  üzerindeki  düzenleyici, yasa  koyucu  otoritesini  de  kabul  etmek  zorundadır.” ( Bakınız  Dört  Terim , 1999 , syf 62 )

Kabirdeki  diğer  bir  soru  “Peygamberin  kimdir?“ sorusudur. Bu  soru   biz  Müslümanlara  şunları  hatırlatmalıdır: Hz. Muhammed (S.A.V)  nasıl  bir  din  tebliğ  etmişti? Ilımlı  bir  Müslümanlık  mı? Mücadeleci  Müslümanlık  mı?  O’ nun  tebliğ  ettiği dinde  cihadın  mahiyeti  ve  önemi  nedir? Hicretten  sonra  Efendimiz (S.A.V)’in  Medine’deki  ilk  işi  ne  olmuştu? Bu  ve  benzeri  soruları  kendi  kendimize  sormalıyız.

Bugün  “Ilımlı  İslam“ tehlikesi  çok  ciddi  bir  boyutta  ve  acaba  bizler  bu  tehlikenin  farkında  mıyız? Öyle  ki  bizim  Peygamberimiz  ömrünü  hakkın  tarafında  batıl  ile  mücadele  ederek  geçirmiş, “Emri  bil  maruf, nehyi  alel  münker“ esasına  dayanan  bir  dini  tebliğ  etmişti. Demek  ki  İslam’da  Müslümanların  iyiliği  emredecek  kuvvete  ulaşmaları  hedeflenmiş, onlardan  kötülükten  sakındıracak  yürekte  olmaları   istenmiştir. Oysa  ılımlı  İslam  modeli: Müslümanları  iyiliği  emredecek, kötülükten  sakındıracak  kıvama  ulaştıramaz. Bilakis  sessiz  ve  dilsiz  bir  şeytan  olmayı  teşvik  eder  ki, bu  model  Efendimiz(S.A.V)’ in  “Haksızlık  karşısında  susma” fiilini  yapanlar  için  uygun  gördüğü  bir  tanımlamadır. Kabirde  “Peygamberin  kimdir?” sorusu  karşısında  doğru  cevap  verebilmemiz  için  bizim  bu  dünyada  iken;  Peygamberimizi  iyi  tanıma, O’nun  sünnetlerini  hayatımıza  geçirme  ve  dini(İslam)  tebliğde  de  O’nun  yöntemlerini  benimseyip  uygulamak  durumundayız. İnsanlığın  Cennet’e  girmesi  için  canını  dişine  takan  yufka  yürekli  bir  peygamberimiz  var  ki, bu  peygamber  yumuşak  kalpli  olmakla  birlikte  Yüce  Allah’ın  kanunları  söz  konusu  olduğunda  “Hırsızlık  yapan  kızım  Fatıma  bile  olsa  onun  elini  keserim”  diyerek  Yüce  Allah’ın  üzerimizdeki  hakkı  olan  hükümlerini(Şeriatını)  her  şeyin  üstünde  tutmuştur.

 Kabirdeki  son  soruda  “Dinin  nedir?” sorusudur. Dünyada  iken  öğütlerine  kulak  tıkadığımız, buyruklarını(Şeriatını)  önemsemediğimiz, hükümlerinin  ayaklar  altında  çiğnenmesine  razı  olduğumuz  ve  bunun için  kılımızı  bile  kıpırdatmadığımız  bir  dinin  adını  kabirde  zikredebilecek  miyiz?

“İslam”  kelimesinin  “teslim  olma”  anlamını  düşündüğümüzde, neye  teslim  olmuşsak  ona inandığımızı  söyleyebiliriz  ancak. Dinin  doğrularını  bir  kenara  itip  modernitenin  doğrularını  benimsemişsek, bizim  İslam  ile  alakamız  kalmamış  demektir.

Din  birçok  alanla  iç içe  girmiştir. Dini  yalanlamak  demek  bir  manada  dinin  diğer  alanlar  ile  olan  ilişkisini  inkar  etmek  demektir. Mesela  “ Din  ile  devlet  işlerinin  birbirinden  ayrı  olduğunu  kabul  etmek  gibi”

“Dinim  İslam’dır” diyenlerin , dinlerinin  dünya  ve  ahiretle  ilgili  her  alanla  ilgisinin  olduğunu  kabul  etmeleri  gerekir. Sözün  kısası: İslam’ın  dolaylı  veya  dolaysız  bir  şekilde  karışmadığı, söz  söylemediği  hiçbir  alan  yoktur. İslam, tabiatı  ve  insanı  her  boyuttan  kuşatan  bir  yüce  bir  dindir. 
                                 
--
MLM Future
Alışveriş yaparak para kazanma yolu
http://www.sivas.mlm-future.com
------------------------------------------
Sizinde bir internet siteniz olsun. Yönetim Paneli Sayesinde Sitenizi Kendiniz Yönetin. www.sizinisminiz.com isminde bir internet sitesine sahip olun ve ömür boyu kendinizi tanıtın, resimlerinizi girin. videolarınızı seyrettirin. istediğinizi yapın.

http://www.xticaret.com/xticaret/?11_1493_=&ref=websihir
-----------------------------------------------
Alemin Portalı
Tüm İnternet Siteleri Burada
http://www.aleminportali.com
-------------------------------------------
İlan Grubu
http://groups.google.com.tr/group/ilangrubu/subscribe?hl=tr

Hiç yorum yok:

Popüler Yayınlar

Blog Widget by LinkWithin

İslam İlmihali